Barınak Filmi Youtube Kanalımızda Yayında

Yönetim Kurulu üyemiz Çağatay Ankaralı’nın yönetmenlerinden biri olduğu Barınak filmi, Sürdürülebilirlik Adımları Derneği Youtube kanalından izlenebiliyor.

8. Bozcaada Uluslararası Ekolojik Belgesel Festivali ve Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali’nde gösterilen Barınak, sudaki yaşamın devam edebilmesi, sahil şeridinin erozyondan korunması, sudaki ekosistemin çeşitlenmesi için insanlar tarafından inşa edilen yapay resiflerin önemine dikkat çekiyor. Barınak’ın yönetmenleri Umut Sarıboğa & Çağatay Ankaralı, yapay resifler sudaki canlılar için barınak olabilir mi sorusunun yanıtını arıyorlar.

Sürdürülebilirlik Gündemi’nde yapay resifleri ve biyoçeşitliliği konuştuk

Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali’nde (SYFF2021) Yönetim Kurulu Üyemiz Çağatay Ankaralı’nın yönetmenlerinden biri olduğu Barınak filminin ilk gösterimi gerçekleştirildi. Gösterimin ardından, Öğretim Üyesi Dr. Benal Gül ile yapay resifleri ve biyoçeşitliliği, Türkiye’deki yapay resif uygulamalarını ve su altı parklarının önemini konuştuk.

Yapay resifler, deniz canlılarına yaşam alanı oluşturmak için insan eliyle inşa edilen su altı yapılarıdır. Dünyada birçok amaç için kullanılabilmektedirler. Türkiye’deki yapay resiflerin kullanım alanlarını Öğretim Üyesi Dr. Benal Gül’den dinledik. “İlk hedeflerimizden biri, kıyılarımızda yaşam ortamlarının bozulmasını veya kaybolmasını telafi etmek ve ekosistemi desteklemek. Bunun yanı sıra, balıkçılık faaliyetlerinde olumsuz bir durum söz konusuysa, özellikle küçük ölçekli balıkçı dediğimiz olta balıkçısı, paragat balıkçısı için sürdürülebilir kaynak kullanılacak şekilde bir av sahası oluşturmak. Ülkemizdeki başka bir yapay resif kullanım amacı da turistik dalış faaliyetlerine yönelik dalış alanları oluşturmak.”

Yapay Resifler, Biyoçeşitlilik ve Su Altı Parkları

Yapay resiflerin biyolojik çeşitliliğin geliştirilmesine katkı sağlaması konusunda farklı görüşler var. Dr. Gül’e göre, yapay resif projeleri iyi düşünülür ve planlanırsa biyoçeşitliliğin geliştirilmesinde katkı sağlanabilir. “Yapay resifleri, daha önceden biyolojik çeşitliliğe sahip olan, yasa dışı trol faaliyetleri sonucu orada yaşayan deniz canlıların tüketildiği ya da ortamdan kaçtığı alanlara yerleştiriyoruz. Bizim orada artırmaya çalıştığımız biyoçeşitlilik, eskiden var olan, şu anda tamir etmeye çalıştığımız bir biyoçeşitllilik. İyi düşünülmüş, iyi planlanmış projeler ile bunu başarmak mümkün.” Başarılı bir proje için değerlendirme ve izleme çalışmalarının öneminin altını çizen Dr. Gül, habitata zarar vermeyen, çevredeki paydaşlarla çatışma yaratmayan, bilimsel olarak raporlanmış ve izlenmiş projeler gerçekleştirilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

Türkiye’deki yapay resif uygulamalarını, İstanbul Yapay Resif Projesi’ni ve su altı parklarını da yayınımızda ele aldık. Su altı parkı uygulaması konusunda, ülkemizin yüksek potansiyeli olduğuna inanan Dr. Gül: “Su altı heykelleri nispeten doğal ve insanlara suyun altına indiklerinde kültürel, sanatsal zevk de verebilecek materyaller. Ülkemizde bu tarz çalışmaların daha çok desteklenmesi, tercih edilmesi gerektiğine inanıyorum. Artık ülkemiz kıyılarında dalış turizmi amaçlı gemi batırılmaması gerektiğini düşünüyorum.”

Barınak Hakkında

İklim değişikliği, sadece kara hayatını değil, deniz sularının sıcaklıkları arttıkça doğal yaşamı da olumsuz etkiliyor. Denizlerdeki en önemli sorunlardan biri de yok olan resifler. Yosunlar, algler, yengeçler, sürüngenler, deniz kaplumbağaları gibi pek çok deniz canlısı resiflerde gelişen ve yaşayan canlılardır. Bazı insanlar sudaki yaşamın devam edebilmesi, sahil şeridinin erozyondan korunması, sudaki ekosistemin çeşitlenmesi için yapay resifler inşa etmektedirler. İklim değişikliğini konuşmadığımız yıllarda yapay resifler balık üretimini artırmak için kullanılırken, son yıllarda deniz kirliliğinin önlenmesi, su kalitesinin artırılması, ekosistemin yenilenmesi gibi koruma amaçlı yapılmaktadır.

Barınak filminin yönetmenleri Umut Sarıboğa ve Çağatay Ankaralı; yapay resifler su canlıları için bir barınak olabilir mi sorusunun yanıtını arıyorlar.

Sürdürülebilirlik Gündemi’nde yapay resifleri ve biyoçeşitliliği ele alıyoruz

Sürdürülebilirlik Gündemi'nin konuğu İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Benal Gül olacak.

Yönetim Kurulu üyemiz Çağatay Ankaralı’nın yönetmenlerinden biri olduğu Barınak filmini 1 Aralık Çarşamba günü Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali’nde gösterimde. Barınak filminin gösteriminin ardından, Öğretim Üyesi Dr. Benal Gül ile yapay resifleri ve biyoçeşitliliği konuşacağız.

Sürdürülebilirlik Gündemi, 1 Aralık 2021 Çarşamba günü saat 13.45‘te Sürdürülebilirlik Adımları Derneği YouTube kanalında olacak.

Festival kapsamında Barınak filmini izlemek için lütfen tıklayın.

Barınak Hakkında

İklim değişikliği, sadece kara hayatını değil, deniz sularının sıcaklıkları arttıkça doğal yaşamı da olumsuz etkiliyor. Denizlerdeki en önemli sorunlardan biri de yok olan resifler. Yosunlar, algler, yengeçler, sürüngenler, deniz kaplumbağaları gibi pek çok deniz canlısı resiflerde gelişen ve yaşayan canlılardır. Bazı insanlar sudaki yaşamın devam edebilmesi, sahil şeridinin erozyondan korunması, sudaki ekosistemin çeşitlenmesi için yapay resifler inşa etmektedirler. İklim değişikliğini konuşmadığımız yıllarda yapay resifler balık üretimini artırmak için kullanılırken, son yıllarda deniz kirliliğinin önlenmesi, su kalitesinin artırılması, ekosistemin yenilenmesi gibi koruma amaçlı yapılmaktadır.

Barınak filminin yönetmenleri Umut Sarıboğa ve Çağatay Ankaralı; yapay resifler su canlıları için bir barınak olabilir mi sorusunun yanıtını arıyorlar.

24. Sürdürülebilirlik Gündemi’nde Marmara Denizi’ndeki müsilaj sorununu Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Başkanı Meryem Kayan ile konuştuk

Surdurulebilirlik Gundemi Youtube cmo cevre muhendisleri odasi meryem kayan

Sürdürülebilirlik Adımları Derneği olarak farklı alanlarda yaşanan sorunlara çözüm odaklı yaklaşmayı, kendi uzmanlık alanında değişime liderlik edenlerle sohbet etmeyi ve onlardan ilham almayı önemsiyoruz.  Son günlerde ülkemizin en önemli gündem maddelerinden biri olan Marmara Denizi’ndeki müsilaj sorununu ve çözüm önerilerini konuşmak üzere Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Başkanı Meryem Kayan’ı Sürdürülebilirlik Gündemi’nde ağırladık.

Marmara Denizi’nde alışılmadık miktarda artış gösteren müsilaj, Ege ve Karadeniz’i de tehdit eden büyük bir soruna dönüşmüş durumda. Peki müsilaj nedir ve nasıl oluşmaktadır? Müsilaj diğer bir adıyla deniz salyası, deniz içerisindeki azot ve fosfat gibi organik maddelerin artması durumunda fitoplanktonların aşırı çoğalarak yapışkan, salyamsı bir madde salgılaması sonucu oluşmaktadır. Meryem Kayan’a göre müsilajın ortaya çıkmasında iki temel unsur var. Evsel ve endüstriyel atık suların ileri arıtma teknikleri kullanılmadan Marmara Denizi’ne boşaltılması bu unsurlardan ilki. İkinci bir temel unsur ise Marmara Denizi’ndeki durağanlık. İklim krizi sonucu deniz suyu sıcaklığındaki artış da deniz canlılarının üremesine olanak sağlamaktadır. Bu durum müsilaja iklim krizinin mi neden olduğu tartışmalarını doğurmaktadır. Meryem Kayan’a göre, iklim krizi gibi müsilaj da çevre tahribatının bir sonucu, sebebi değil. Ancak su sıcaklığının artması sadece müsilaja değil, farklı türlerin artmasına ve çoğalmasına olanak verecek.

Çevre Mühendisleri Odası’nın müsilaj sorunu için sunduğu çözüm önerilerini de dinleme fırsatı bulduk. Meryem Kayan: “Marmara uzun yılların birikimi sonucunda bu sorunu yaşıyor. Düzelmesi noktasında zaman ve süreç lazım. Sebebimiz belli; atık su girdisi kök sebep, balıkçılık, aşırı avlanma, deniz yüzeyinde gemi transferleri gibi etkenler de söz konusu ancak sebebin %80’i evsel ve endüstriyel atıkları Marmara Denizi’ne boşaltmamız. Çözüm olarak, kısa vadede Marmara Denizi’ne deşarjların acilen kesilmesi ve Karadeniz’e taşınması lazım. Atık su arıtma tesisleri bir an önce ileri biyolojik ya da biyolojik arıtma tesislerine çevrilmeli. Tesis olmayan yerlere bu girişimler yapılmalı. Kanal İstanbul Projesi’ne yapılacak olan yatırımın 7 tane ilin arıtma tesislerine harcanması yerinde olur. Kamu kontrolü sürekli ve ciddi olarak yapılmalı. Bu adımları attığımız takdirde 10-15 yıl içerisinde Marmara’yı belli bir seviyeye kadar kurtarmış olabiliriz.”

Deniz Salyası – Müsilaj, Meryem Kayan – 24. Sürdürülebilirlik Gündemi

Surdurulebilirlik Gundemi Youtube cmo cevre muhendisleri odasi meryem kayan

Sürdürülebilirlik Gündemi'nin konuğu Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Başkanı Meryem Kayan olacak. Sürdürülebilirlik Adımları Derneği olarak farklı alanlarda yaşanan sorunlara çözüm odaklı yaklaşmayı, kendi uzmanlık alanında değişime liderlik edenlerle sohbet etmeyi ve onlardan ilham almayı önemsiyoruz. Sürdürülebilirlik Gündemi'nin bu programdaki konuğu Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Başkanı Meryem Kayan olacak. Gündem maddemiz ise deniz salyası-müsilaj.

Müsilajın sebeplerini, atık su ve atıksu arıtımının önemini ve Çevre Mühendisleri Odası’nın konuyla ilgili çözüm önerilerini konuşacağız. Sürdürülebilirlik Gündemi, 17 Haziran 2021 Perşembe günü saat 16.00’da Sürdürülebilirlik Adımları Derneği Youtube kanalında olacak.

Herkesi etkinliğimize bekliyoruz.